OKendiniBilir için… Bu sabah deliceler üzerine sohbet ettim. Konuşma bitse de içimdeki yankıları bitmedi. Onlar apansız çıkan imbatla azıp çoğalarak aklımda dolaştıkça o çağrışımlara direnip zaman kaybetmek yerine hemen kâğıda kaleme teslim olup yazmaya karar verdim. Oysa bugün ne kadar dar zamanım ve ne bol uğraşacak işim… Delice, köylülerin kendiliğinden biten yabani zeytin ağaçlarına verdiği […]
dalga dalga
Senin de başına geliyor mu bilmem! Ne zaman bir şey yapmayı ya da bir yere gitmeyi çok ama çok istesem garip bir şey oluyor: Sanki bu düşünce zihnimde belirdiği anda benliğimin bir kısmı önden koşup bir an önce gelmesini istediğim o ana ışınlanıyor ve tüm gücüyle orada ilk gördüğüne tutunuyor. O andan itibaren de ben […]
ağaç kökleri
“Ağaç değilsin ki, kullan ayaklarını!” Bu sözü nerede duydum, bir filmde ya da romanda mı geçiyordu. Kim kime, ne konuda nasihat ediyordu, orasını çıkaramıyorum. Ama biliyorum ki dünyayı anlama ve yolumu bulma çabamda anlamlı bir tavsiye bu! Cesaret verici ama eksik! Ve her genelleme gibi herkese göre değil. Ayaklar ve kökler, seçimler ve sonuçlar arasında […]
sarışın kedim
Benim bir kedim var. Sarışın ve şımarık! Günün 18 saatini uyuyarak geçiren ve geri kalan altı saatte de “çok uykum geldi, zaten günlerdir bir türlü uykumu alamıyorum” dercesine ha bire esneyen bir nevi tüylü insan kendisi! Zaman zaman sinir olmuyor değilim kedi adamın kendine hak gördüklerine: Evin en yumuşak battaniyesini ve en konforlu yastığını kap, […]
deli gömleği
“Sanat aslında bir başkaldırı… İçine doğduğunuz şartlara, koşullara karşı bir direniş… İçsel bir direniş… İçten gelen bir direniş…” Balkan Naci İslimyeli
iyi bilgeler
İçimde, bu yazıyı okuyan bazı insanların yüzünde müstehzi bir ifade belirecek ve akıllarından “ne yani, dünyayı Şirinler Köyü mü sanıyor bu?” benzeri sorular geçecek gibi bir his var. Olsun, sağlık olsun. Arada o da lazım… Ve başlıyorum: İçimde adını yeni koyduğum ama içeriğini ne zamandır aklımda evirip çevirip durduğum bir dilek var. Biraz dilek, biraz […]
diren fidan
Ekip dikmedim önceden pek. Ama geçenlerde heves ettim bir fidan aldım. Toprağın ve havanın huyundan suyundan anlamam. O yüzden düldülümün bagajını tamamen…
hassas kalpler ülkesi
Bugün hayaller üzerine düşünüyorum, işim yok başka yapacak nasıl olsa! Çünkü belki söylemişimdir, benim evde kıyafetlerin huyudur, hepsi kendi başına yıkanır, kurur. Sonra kendi kanatlarıyla uçup yerlerine yerleşir. Hele o beyaz gömleklerin martı gibi pike yaparak gardıroba girişine görmeyen inanmaz. Yemek desen aynı, mutfak günde iki öğün, üçer kap yemek çıkarır kendiliğinden. Hem de bir […]
kış güneşi
Azıcık kış güneşi buldum pervazda. Hiç durur muyum? Hemen çektim polar bir eşofman altıma, üstüne de iki kalın yün hırka. Battaniyeyi de kaptım, hop dakikalar içinde kuruldum güneşin karşısına… Her gün güneş ışığı almak lazımmış diye duydum. Bunu söyleyen kişi, çıplak gözle güneşe bakıp ışıklarını içmemizi tavsiye etti. Hava üç dört derece, güneş de bu […]
hayaller hayaller
Bu dünyaya bir şifacı lazım. Otlar mı toplayıp karar, buğular mı tüttürür dağların boyu kadar… Önce yüzünü mü boyar, rüyaya mı yatar… Yoksa diğer şifacı kız ve erkek kardeşlerine ortak eylem mesajı mı atar, artık orasını bilemiyorum… Ama bize bir şifacı lazım. Hem de acil tarafından! Bize bir bahçıvan lazım bir de. Yaktığımız, üstüne olur […]