gönlünce kükre kedicik

Yaşama dair içimi tırmalayan memnuniyetsizliğin ve tatminsizliğin haddi hesabi yok şu son bir iki gündür. Aslında bunun öyle elle tutulur bir nedeni de yok. Belki de birikmişler, tarafımca `böyle idare ediver` deyip halının altına süpürülmüşler köpürüyor alttan alta. Uyumak iyi gelirdi. Ama uyumanın birazı kaçmaksa birazı da hafifinden ölmek değil mi?  Neyse ben bu karanlık […]

içimdeki kara delik

Yaşama işi karmaşık bir iş.  Kafası karışık, elleri bulaşık, yapış yapış, pis bir iş bazen…  Adı konamadan uçup giden ve o uçuculuğuyla kötüsünün şifasını da beraberinde götüren bir anılar bütünü yaşam denen…  Aynı zamanda da aniden gelen, yüreğe oturan öküz gibi teklifsizce yerleşen ve hiç gitmeyen bir keder…  Ve hem de avuç yarısı kadar, kocaman […]

solmayan ümit yapmışlar

Genç dediğin kızgındır. Delişmendir. Saftır. Romantiktir. İsyankardır. Hayalperesttir. Kolay kırılır. Hemencecik toparlanır… Başında kavak yelleri eser. Ona sorsan kara bulutlar bir tek onun peşi sıra gider. Gençlik dediğin, hiç oturulmamış bir evin ilk sahibinin, ilk kez ev sahibi olmuş birinin anahtar elinde, kapı önünde duraklaması gibi heyecanla bakmasıdır önünde uzanan ömre. O evin vaat ettikleridir […]

kendimle barış anlaşması

Şu yaşıma geldim bu dünyada bir insanın diğer insan kardeşleriyle insanca yaşayabilmesi için önce kendisiyle barışmasının olmazsa olmaz koşullardan biri olduğuna karar verdim. Verdin de ne oldu diyebilirsiniz. Sen barıştın mı kendinle ya da barıştırdıkların oldu mu? Yok. Henüz gelmedi elden maalesef. Yapılacaklar listesine ekledim ve ilhamı bekledim.  Yükleniyor, yükleniyor, hala daha yükleniyor… Öte yandan […]

su gibi

Saçların tel tel dağılır ya suya, bir yelpaze gibi başının etrafında, sen tuzlu deniz suyuna sırtüstü uzanıp kendini onun kollarına usulca bıraktığında… Acaba diye merak etmeden geçemiyor insan… Acaba toprağa karışmak da buna benzer bir duygu mu? Her bir hücrenin geldiğine geri dönmesi ve sonunda tamamen bütünle yeniden birleşmesi gibi?  An sana “Yetişir savaştığın” deyip […]

beyaz zamanlar

Bembeyaz bir sabaha uyandım. Hatta önce tülün arasından gözüme takılan yoğun beyazlığa ilk bakışta inanamadım. O kadar ani ve öyle kalabalık gelmiş ki kar taneleri… Sevindim. Bir hediye almış gibi. Yumuşak adımlarıyla sessizce gelip her yeri el ele kaplayan bu minik şeyler hep bir ağızdan “Sürpriz!” diye neşeyle bağırmış gibi… Açtım perdeleri, geçtim karşısına bu […]

şimdi düş

Gecenin soğuğunda, büzüştüm bahçenin bir kenarına, Gözlerim gökyüzünün sonsuzluğunda.  Yeryüzünden umudu kestim, hele şu aralar,  Ümit var mı, sanmam, başka bahara?  Tenhanın ısıran ayazında, dayandım yalnızca duvara, Tek bir insan evladı yok sokaklarda ya da yıldız yukarıda. İnadına, inadına, inadına, ağlamayacağım! Bitmedi bu hikaye, biter mi kırılan bir dal gibi, şimdi, aniden buracıkta? Ne garip: […]

sakın vazgeçme kendinden

Bundan yaklaşık beş asır önce bir Japon komutanı olan Yoshimasa’nın pek sevdiği çaydanlıklardan biri kırılıyor. Ve talimatı üzerine sevgili çaydanlığı tamir edildiğinde karşısına çıkan manzara onu hiç memnun etmiyor. İyi ki de etmiyor. Çünkü komutanın çaydanlığı estetik bir şekilde tamir etmekle görevlendirdiği Japon zanaatkarlar sadece harika bir iş çıkartmakla kalmıyor. Aynı zamanda bugün bile kullanılan […]

duru su…

Yağmur yağsın Birikmiş kötülükler suyla beraber son damlasına kadar dünyanın damından aşağı aksın Bununla da kalmasın, toprağa karışıp topraklansın İyilikle tanışsın sonra kötülük, yer altında gezinirken Sabırsız ilkbahar tohumlarına gülümseyerek ümit dağıtan iyiliğe sevdalansın Kavuşamasın ama aşkına hiç Masal bu ya, kötülük bu sevdanın harıyla akıllansın Kendini iyi olmaya adasın Kötülük iyilik olunca  İnsan önce […]

yoklar ülkesi, İstanbul şehri

Bazen yollar hep yokuş yukarı, Sanki şartmış gibi çatallı, tekinsiz, dolambaçlı Hep o takıldığım sokak taşları takılıyor gözüme, Mutsuz sokak köpekleri, susuz ve cılız, Mat renkli kuyrukları saklı, gözleri çapaklı… Madem yoruldum, bıraksam uğraşmayı, bıraksam bu sokakları Azıcık dursam mesela, soluklansam. Bir park bulsam. Ağaca dokunsam. Yok. Bir bank olsa. Biraz otursam. Yok. Bir avuç […]

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön