ağaç resmi

tomurcuk sesi

Minik bir kedinin önüne usulca konan taze suyu şükranla içmesi,

Tomurcuktan çiçek, çiçekten lezzet doğuran doğanın mucizeleri,

Bulutların arasından süzülen kuşun şehre tepeden bakan damlara konduğu andaki zarafeti…

 

Ve kediyi görmezden gelen, meyveyi süpermarkette gören, kuşlara hasret gözlerimizden ufukları çalan büyük şehirlerin tekdüze, kaotik, ruh emici griliği…

Her ölümün erken olduğu bir dünyada, yaşamaya çalışırken içten içe ölmenin tezatlarla dolu çaresizliği…

Bilmenin yapıp etmeye, söylemenin işitilmeye yetmediği, tekilliğin sosyal makine tarafından ezildiği garip bir toplu teslimiyet hali…

 

Kaldı mı bu gezegende bir ağacın neşeyle tomurcuk açma sesini duyabileceğin, asude bir toprak köşesi?

Bir süre önce can dostum, “yazsana” dedi yine; “yine yazsana!” Her şey öyle başladı zaten...
Yazı oluşturuldu 257

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön