Yüzüncü yazı göremez belki bu gözler… Ama olsun, yüzüncü yazıyı yazdı; ellerin ve en çok da ruhun yardımıyla, şükür…
Bir gece vakti, bir başına ve bir anda başlayan yolculuk, bu kelimelere değen gözlerinle devam ediyor ne mutlu ki…
“Yazı bitmez, uçup gitmez” diye yola çıkmıştım, kısmetse bu yazın sonunda, yazarak geçen bir yılı tamamlayacağım. Yüzüncü yazı anısına dilekler tuttum. Bir kitap ayracından ilhamla bir blog ayracı olarak burada dursun istedim.
Bir dilek ağacı gibi… Asırlık zeytin ağaçlarının altında, dostlukların kurulduğu, dostların buluştuğu bir çardak gibi… Ballı meyvelerle, şifalı kadehlerle dolu… Aynı zamanda da uğur bilinen her şeyin toplaştığı bir yer gibi…
Ben bekleyemedim, hemen bir nazar boncuğu astım. Sonra bir düş kapanı, bir nar, bir uğur böceği, aynalı süpürge, bir fil ailesi… Bir sürü de rengarenk kurdele rüzgarla birbirine sarılan, ayrılan, dans eden, şarkı söyleyen…
En iyi niyetlerle okundu tüm dilekler; dua niyetine, şifa niyetine: İçimize sinen günler, uykuya doyduğumuz geceler, sağlıklı nefesler, bereketli evler, içten gülen yüzler, kolayca mutlu olan gönüller, insanın içini ısıtan dürüst sözler, sevgiyle uzanan eller, iyiliği çoğaltan hünerler… Hepimiz için…
Ağaç ulu; boş dal bol; ipler, çaputlar, kurdeleler, uğurlar gani gani… Dilek tutma sırası sana geldi.
Ne demiştik en başında “Uğraman ne güzel! Anlamışsındır, burası az yürünmüş bir patikayla ulaşılan o küçük dağın tepesi. Yaşam üzerine bir başka kişisel blog; duygular, düşünceler, çiçek böcek değil. Tırmanmak kolay olmadı, hiçbirimiz için! Ama manzara eşsiz. Desene, iyi ki gelmişiz.”
İyi ki…
Nice yüzlere, birlikte…
İyilikle,
Desene, iyiki gelmisiz 🙂
İyi ki sevgili dost, ayaklarına ve yüreğine sağlık.
Bir de uzağı gören gözlerine ve yaşamı sezerek bilmene…
Sayende, yalnızken bile yalnız değiliz!
İnsanın yazmaya yüzü olsun. Nice yüzlere ulaşılır. Dokunduğumuz her bir yüz gülümsedikçe bizim de yüzümüz ağarır inşallah.
Yüze vardı diye sevindiklerimiz yarın yüzümüzü kara çıkarmasın! 😊
Ne güzel demişsiniz sevgili Bir Edip! 😊
Varlığımızın yüzü suyu hürmetine,
Yüz akı yapsak bu dünyadaki serüvenimizi,
Öpüp başımıza koyarak yüzlerce iyi dileği…
günaydınlar sevgili yazar ( :
bir süredir o harikulâde yazılarınızla uzak düşmüştü yolum. ben de yolumun üstündeyken bi uğrayayım demeden yolumu doğrudan bloğunuza yönelttim bu defa ( :
yüzüncü yazı’nızı okurken hem keyif aldım hem de tasvirlerinizle küçük bir nostalji turuna çıktım sayenizde.
“Bir sürü de rengarenk kurdele rüzgarla birbirine sarılan, ayrılan, dans eden, şarkı söyleyen…”
yukarıdaki betimlemeleriniz yine ruhumu neşelendirdi. kaleminize, yüreğinize sağlık.
nice yüzüncü yazı’lara, nice keyifli dalyalara ( :
sağlıklı, huzurlu, neşeli günler..
Sevgili Ohen,
dönmenize, iyi olmanıza çok sevindim. Daha dün aklımdan geçirdim çünkü sizi “acaba” dedim, “bu yangınlardan mı etkilendi, iyi mi, ne zamandır uğramadı?”
bu arada Twitter kullanıyor musunuz? evetse beklerim @NaIcimde
bir dilek de siz tutun 100. yazı şerefine, gerçek olsun tez vakitte…
insan zincirleri, meditasyon çemberleri hepsine varım hep birlikte iyi günler için.
iyilikle, beraberce,
geç cevabım için kusura bakmayın. güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim. yangınlara yüreği güzellikle dolu olan tüm dostlar gibi ben de çok üzüldüm. benim yaşadığım bölgede küçük yangınlar oldu. ben herhangi bir zarar görmedim ancak hem hayvan dostlarımız hem doğamız hem de bazı insanlar zarar gördü ne yazık ki. bundan sonra böyle yangınların olmamasını diliyorum.
twitter kullanıyorum, sizi oradan da takibe aldım ( :
ne demek, rica ederim. iyi olmanıza çok sevindim. doğanın ona izin ve zaman verirsek kendini iyileştirebileceğine adım gibi eminim.
görüşmek üzere
iyilikle,