Benim bir kedim var. Sarışın ve şımarık! Günün 18 saatini uyuyarak geçiren ve geri kalan altı saatte de “çok uykum geldi, zaten günlerdir bir türlü uykumu alamıyorum” dercesine ha bire esneyen bir nevi tüylü insan kendisi! Zaman zaman sinir olmuyor değilim kedi adamın kendine hak gördüklerine: Evin en yumuşak battaniyesini ve en konforlu yastığını kap, […]
mucize mi ararsın, bini bir para
Bugün de güneşli bir köşe bulduğuna şükrederek, yukarıdan uzanıp onu şefkatle kucaklayan sarıya sığındı, kalp burunlu sarman kedi. Ne mutlu sana, sıcacıksın ve keyfin yerinde şimdi! Oysa bilsen, böyle dertsizce gerinebilmek, yaşamla uyum içinde yuvarlanıp gidebilmek için neler vermezdim! Hep diken üstünde oturan… Tüyleri diken diken… Postunun derdinde… Kedi değil, ben! Hâlbuki çoktan kabul edebilirdim: […]